Kouvola Güvenlik Konferansı; Barış istiyorsan savaşa hazırlan

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Finlandiya’nın milli savunma sanayisinin en önemli aktörü olan Patria, Kuzey Avrupa ülkeleri arasında yüksek marka değeri ile tanınan ve NATO üyesi ülkeler arasında en yüksek katkı payına sahip şirketlerden biri olarak öne çıkıyor. Patria’nın CEO’su Esa Rautalinko, HaberFin’e özel bir röportaj verdi.

Finlandiya, F-35 bileşenlerini 2025-2030 yılları arasında üretmek üzere yatırım yapmış durumda. Nokia şehrinde parça bileşenleri üretilirken, Jämsa şehrinde ise ön gövde üretimi gerçekleştirilecek.

13 Eylül’de, Finlandiya’nın Kouvola şehrinde düzenlenen ve yedincisi yapılan güvenlik konferansına ABD Hava Kuvvetleri’nden emekli general Philip M. Breedlove da konuşmacı olarak katıldı. General Breedlove, Kuzey ülkelerinin NATO’daki öneminden bahsederek, “İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya dahil olmaları, bana bir Noel hediyesi oldu” dedi. 2013-2016 yılları arasında NATO’nun tüm Avrupa operasyonlarından sorumlu olan emekli general, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya katılmasının, NATO’nun eksik kalan bir yönünü tamamladığını ve Rusya’nın tehditlerine karşı daha sağlam bir savunma sağlayacağını belirtti.

Kouvola şehri, Rusya sınırına yakınlığı nedeniyle stratejik bir öneme sahip olup, Finlandiya’nın en büyük askeri rezerv şehirlerinden biridir. Bu nedenle burada düzenlenen güvenlik konferansı büyük önem taşımaktadır. Konuşmacılar arasında yer alan Ukrayna Büyükelçisi Olga Dibova da Rus işgali hakkında önemli açıklamalarda bulundu ve işgalin bir an önce sona erdirilmesi gerektiği mesajını verdi.

Patria’nın büyük sponsorluğunda düzenlenen güvenlik toplantısının patronu olan CEO Esa Rautalinko, Patria’nın askeri araç üretiminin önemine değindi ve NATO’nun gereksinimlerine nasıl yanıt verdiklerini anlattı.

Esa Rautalinko’nun HaberFin’e verdiği özel röportajdan satır başları:

“Patria ne yapıyor diye sorarsanız, biz Finlandiya Savunma Kuvvetleri’ne bakım, onarım ve yenileme gibi birçok hizmet veriyoruz. Onlarla stratejik bir ortaklığımız var. Patria, Finlandiya Savunma Kuvvetleri’ne kullanılabilirlik hizmetleri sunuyor. Hava, kara ve deniz kuvvetlerine bakım, onarım, yenileme ve modifikasyon hizmetleri sağlıyoruz. Bu işimizin büyük bir kısmını oluşturuyor ve bu nedenle Finlandiya devleti, Patria’nın çoğunluk hissesine sahip olmaya devam ediyor. Diğer işimiz ise personel ve hizmetler. Zırhlı araçlar, havan sistemleri ve istihbarat/gözetleme alanlarında çok sayıda ürünümüz var. NATO müttefikleri arasında nerede durduğumuzu düşündüğümüzde, ürettiğimiz tüm ekipman ve yetenekler Finlandiya’nın özel ihtiyaçlarından doğdu. Ürünlerimiz, Finlandiya’nın zorlu coğrafi ve iklim koşullarında çalışacak şekilde tasarlanmıştır.”

“NATO Üyeliği ve Teknolojik Eşitlik” Sorusu:

HaberFine’ın “NATO’ya katılmadan önce bile Finlandiya’nın yüksek teknolojiye sahip olduğu söyleniyordu. NATO’ya katıldıktan sonra teknolojik olarak diğer ülkelerle eşit seviyede misiniz?” sorusuna Rautalinko şu yanıtı verdi:

“Finlandiya, NATO’nun bir parçası olmadan önce bile NATO’nun bir partneriydi. 1990’lardan beri askeri birlikler için gerekli birçok şey zaten biliniyordu. Ancak bugün en büyük mesele teknolojiden çok ekipman miktarıdır. Çoğu ülkenin bu konuda hala yapması gereken işler var çünkü Soğuk Savaş’ın bitiminden sonra birçok Batı ülkesi savunma harcamalarını düşürdü.”

Türkiye ve Finlandiya’nın NATO Üyeliği:

Türkiye ve Finlandiya’nın NATO’ya katılma sürecinin Patria’yı nasıl etkilediği sorulduğunda Rautalinko, bu sürecin Patria’ya herhangi bir etkisi olmadığını belirtti. “Finlandiya’nın NATO’ya katılması tarihin en hızlı süreçlerinden biriydi ve Patria açısından herhangi bir engel ya da sorun yaşanmadı” dedi.

Türkiye ile Askeri İş Birliği:

Türkiye’ye yönelik bir ambargo olup olmadığı sorusuna ise Rautalinko şu yanıtı verdi: “Finlandiya’nın Türkiye’ye yönelik resmi bir ambargosu olmadı. Herhangi bir teknoloji ihracatı yapılacaksa, bu, Savunma ve Dışişleri Bakanlıklarının vaka bazında değerlendirdiği bir konudur. Şimdi, hem Finlandiya hem Türkiye aynı ittifakta yer aldıkları için, teknoloji alışverişi konusunda büyük bir sorun olacağını sanmıyorum.”

Türkiye’den bileşen alıp almadıkları sorusuna ise Rautalinko, “Türkiye’den zaman zaman bazı bileşenler aldık. Ancak bu iş birliğinin gelecekte daha fazla potansiyel taşıdığını düşünüyorum. Türkiye ve Finlandiya, aynı değerlere sahip iki ülke olarak savunma alanında daha fazla iş birliği yapabilirler” diye ekledi.

F-35 Programı ve Türkiye’nin Durumu:

Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması ve Finlandiya’nın bu süreçte Türkiye’nin yerini alıp almayacağı sorulduğunda, Rautalinko şu yanıtı verdi: “Bu, tamamen politik bir mesele. Finlandiya’nın F-35 konusundaki duruşu ise tamamen pragmatik. Biz zaten sekiz yıldır bu programın içerisindeydik. Finlandiya’nın F-35 sürecine dahil olması son derece şeffaf bir şekilde gerçekleşti. Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasıyla Finlandiya’nın yerinin bir ilgisi yok.”

Silah Alışverişi ve Ambargo Meselesi:

Türkiye ile silah alışverişinde, Finlandiya’nın daha önce belirttiği gibi, Irak ve Suriye’de sivillere karşı kullanılmaması şartının hala geçerli olup olmadığı sorulduğunda, Rautalinko bu konunun tamamen Finlandiya Dışişleri Bakanlığı ve hükümetinin kararı olduğunu belirtti. Patria’nın duruşunun ise pragmatik olduğunu ve iki ülke arasında savunma iş birliğinin normal ticari ilişkiler çerçevesinde sürdüğünü ifade etti.

Abdullah Bilal Dalkılıç HaberFin Editörü

Fotoğraf: HaberFin