Finlandiya’da 2023 seçimlerinin ardından kurulan koalisyon hükümetinde, sadece yüzde 10 oy oranına sahip olan Perussuomalaiset (Gerçek Finler) partisi, hükümet gündemini belirleyen başlıca aktörlerden biri haline geldi. Parlamenter sistemin doğası gereği, hiçbir partinin tek başına iktidara gelemediği Finlandiya’da, hükümetler genellikle çok partili koalisyonlarla kuruluyor. Bu durum, küçük partilerin pazarlık gücünü önemli ölçüde artırıyor.
Hükümet kurma görüşmelerinde her parti kendi önceliklerini masaya koyuyor. Perussuomalaiset, özellikle göçmen karşıtı politikalarını koalisyon protokolünde ön koşul olarak dayatmıştı. Merkez sağ veya merkez partilerin ekonomi, güvenlik ya da sosyal politikalar gibi önceliklerini hayata geçirebilmek için bu taleplere sessiz kaldığı, hatta bunları kabul ettiği değerlendiriliyor.
Siyasi uzmanlara göre, Perussuomalaiset’in söylemleri sadece kendi tabanında değil, koalisyonun diğer ortakları üzerinde de etki yaratıyor. Ana akım partilerin bu söylemleri yumuşatarak benimsemesi, aşırı sağın fikirlerini kamuoyunda daha “meşru” hale getiriyor. Böylece mecliste küçük bir temsile sahip olsalar da, siyasi gündemi şekillendirme gücüne kavuşuyorlar.
Toplumun büyük çoğunluğu göçmen karşıtı politikaları doğrudan desteklemiyor olsa da, bu duruşun siyasi temsile yansımadığı görülüyor. Uzmanlara göre bunun nedenleri arasında düşük seçmen katılımı, parçalı muhalefet ve etkili bir karşı söylem üretilememesi yer alıyor. Sessiz çoğunluğun sesinin siyasete etkili biçimde taşınamaması, küçük partilerin sesinin olduğundan daha güçlü çıkmasına neden oluyor.
Perussuomalaiset, az sayıda milletvekiliyle temsil edilmesine rağmen, sert söylemleri ve medya stratejileriyle gündemi belirlemeyi başarıyor. Özellikle göç, güvenlik ve kimlik politikaları üzerinden yapılan çıkışlar, medyada geniş yer buluyor ve partinin görünürlüğünü artırıyor.
Finlandiya’daki mevcut siyasi tablo, parlamenter sistemin küçük partilere sağlayabileceği orantısız etkiyi net şekilde gösteriyor. Perussuomalaiset’in, oy oranına kıyasla çok daha büyük bir siyasi ve toplumsal etki yaratması, sadece Finlandiya’ya özgü değil; birçok Avrupa ülkesinde gözlemlenen sağ popülist yükselişin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Tarkan Tekten HaberFin Genel Yayın Yönetmeni
Sitemizde deneyimlerinizi geliştirmek için çerezler kullanıyoruz. Web sitemizde gezinmeye devam ederek bu çerezlerin kullanımına izin vermiş olursunuz. Detaylar için Gizlilik Politikası ve Çerez Politikası sayfalarını inceleyebilirsiniz.